Almanya'da gençler üzerinde düzenli olarak yapılan Shell Araştırması'nın sonuçlarına göre, günümüzün gençliği önceki nesillerde görülmediği kadar materyalist ve güvenliklerine düşkünler.
'Pragmatik Nesil' olarak adlandırılan günümüz gençlerinin yüzde 70'i işsizlikten korkuyor. Gençlerin ayrıca gelecek kaygısı, çalıştıkları kuruluşlar ile zayıf bağları ve toplum içinde uç noktalara eğilimleri var.
Araştırmaya göre eğitim seviyesi düştükçe gelecek üzerine duyulan beklentiler de gençler arasında karamsar bir hal alıyor. Göçmen kökenli gençlerin dörtte biri mezun olamadan okuldan ayrılıyorlar.
Almanya'daki birçok genç için ise kendi yaşam planları sadece kariyer yapmak anlamına geliyor. Kariyer ise gençlere göre sosyal güvence, onaylanma ve tasasız bir hayat için para kazanmak demek.
Erken yaşta sorumluluk
Önceleri dernekler, itfaiye, yardım organizasyonlarına katılıp uzun yıllar çalışan hatta orada kalan Almanya'daki gençlik, günümüzde artık dernek üyeliklerini kısa süreliğine tercih ediyor. Shell Araştırması'nın sonuçlarına göre, gençlik projeden projeye atlıyor. Birçoğu erken yaşta sorumluluk alıyor, kurumlar da gençleri destekliyor.
Federal Yabancılar Dairesi'nin yaptığı anketin sonuçlarına göre, günümüz gençlerinin sadece yüzde yüzde 30'u politikaya ilgi duyuyor. Gençlik ve şiddet üzerine araştırmalar yapan Wilhelm Heitmeyer ise bu oranın doğru olmadığı görüşünde. Heitmeyer'a göre Almanya'daki gençlik politikayla ilgileniyor ve bu istatiksel olarak çok daha fazla rakamlara tekabül ediyor.
Peki, günümüz gençleri bugün böyle anılırken acaba 60’ların, 70'lerin 80'lerin ve 90’ların Almanya'sındaki gençlik ne durumdaydı?
60’ların gençleri
Bu dönemde gençlik hareketleri dalga dalga yayıldı. 68 kuşağının ilk ayaklanması Alman üniversitelerinde ideolojik olarak Hitler Almanya’sına yakın olan kurumlara karşıydı. 'Muff von 1000 Jahren unter den Talaren’ (Bin yıllık cübbeleriyle kokanlar) sloganı ile gençler üniversitelerde ilk ayaklanmayı başlattılar. Daha sonra bütün bir nesil kapitalizme, dönemin en büyük basın yayın şirketi, Springer'in aşırı sağcı çizgisine, Vietnam Savaşına ve dünyayı saran emperyalizme karşı ayaklandılar. Her şeyin net olduğu, özgür ve keyifli bir nesil hayal eden 68 kuşağının sloganı‚ "make love, no war" (savaşma seviş) şeklindeydi.
"Çiçek çocukları" ve fönlü saçlar
68 kuşağının başlattığı akımları ve kazandığı zaferleri onu takip eden nesil 70ler başaramadı. Nükleer karşıtı ve çevreci hareketler ve fönlü saçlar, tulum pantolonlar, çizgili-renkli hippi gömlekler, disko akımları ve halk festivalleri 70lerin olmazsa olmazlarındandı. Toplum ve genç kültür arasındaki farklı akımları barış içinde sürdürdüler.
80'lere çevreci akımlar damgasını vurdu
Spor ayakkabılı bir çevre bakanından etkilenen gençlik olabilir mi? 80’lerin ortalarında Hessen eyalet yönetiminde Çevre Bakanı olarak göreve başlayan Joschka Fischer, spor ayakkabılarıyla Almanya'daki gençliğe adeta öncülük ediyordu. Anti-Atom hareketleri, soğuk savaş öncesinde duyulan korku kadar büyüyordu. Silahsızlanma üzerine görüşmeler ve yeni keşifler, zarar gören ve kendisini yenileyemeyecek olan doğa, 80'lerin gençliğini etkiledi. 80’ler döneminde bazı özel alanlarda da bir takım devrimler oldu. Örneğin Berlin'de Alman Tarih müzesinde düzenlenen bir gösteri gibi. 60lı yıllarda yapılan bir ankete göre, gençlerin yaklaşık yarısı bir erkek ya da kız arkadaşı olduğunu söylerken, bu oran 80'lerde her 5 Alman gencinden biri olarak artış kaydetti. Punk akımı 80’lerde başladı ve bu dönemdeki birçok genç, ailelerinin maddi desteğiyle ayaktaydı.
90'lardan bugünlere: Anlaşılmaz trendler
Karışık, melez, iç içe girmiş- nasıl tarif edilirse edilsin 90’ların gençlerini karakterize etmek oldukça güç. Gençlik hareketleri bu dönemde arttı. Gençler otomatik olarak uluslararası olmaya bir adım daha yaklaştılar. Medya, seyahat üzerindeki kültürel değişim ve yabancı bir ülkede yaşama imkânları çok daha kolaylaştı.
Ute Hempelmann / Çeviren: Seda Gezer