Vurgunum sana bir mahkum gibi
Uykular haram bir zehir gibi
Aşığım fakat hasretin deli
Ezelden beri...
Ellerim kayıyor saçlarımdan..
Öyle bir karanlık ki bu baktığım yıldızların ışığı bile yansımıyor ruhuma.
Gecenin zifirinden savrulup yere birer birer dökülüyor yıldızlar.. Her düşen yitiriyor ışığını. En sonunda son yıldız da söndürüyor ferini..
Ben küçük bir kız çocuğu gibi hala korkuyorum karanlıktan..
Bir uzatsan ellerini karanlığın içinden bir ışık versen bana aydınlansa ruhum umursamasa geceyi..
Gece bile almayacak beni içine biliyorum...
Bir hadise var kimse bilmiyor
Olmuyor bende deprem olmuyor
Hiçbir şey beni böyle sarsmıyor
Bir senin gibi...
Kaç gündür isyanım var yaşama. Sessiz çığlıklarım gülümseyen gözyaşlarım var. Kırgınım artık dargınım sevdaya da..
Sen... Sevdaların en yüreklisini vermiştin bana oysa.. Düşlerin en gerçeğini umutların en güzelini getirmiştin.. Gökyüzünün rengine boyamıştın tüm dünyamı..
Düşlerle umutlarla beraber kayıp gittin ellerimin arasından.. Dünyamın tüm renklerini de alıp yanında çıktın dünyamdan...
Ellerim hayatın hoyrat poyrazına yenildi..
Aydınlanmayan karanlıklar kaldı bana senden geriye...
MüHürledim seni kalbime
Kurşunlar işlemez ciğerime..
Zincirledim seni kalbime
Anahtarları yok denizlerde...
Şeytan diyor ki tövbeler etmeli
Uğrunda yüz kere bin kere ölmeli!!
Cehennemde bile zulmetsen de...
Bir seni sevmeli...
Şimdi sızlayan yerisin sevda yanımın.
Sen gittin ya... Yokluğunla değişti sanki dünya. Ne düşler gerçek artık ne de umutlar var. Ne gökyüzü mavi artık ne de denizler..
Sensizliğime dokunuyor bütün şarkılar. Rüzgar senin ellerinle dokunuyor saçlarıma. Yağmur yokluğunu yağdırıyor ruhuma..
Sabahlar olmuyor artık.. Güneş düşlerime sen geldiğinde doğuyor sadece gecelerime.
İçimde büyük bir inatla yaşatıyorum seni. Yokluğunda acısa da yüreğimdeki yerin umursamadan bu acıyı saklıyorum seni orda.
Benim yüreğim de sensin belki de insan kendi yüreğinden vazgeçemiyor...
window.google_render_ad();